Psikiyatri’de Baş Ağrısı
Baş ağrısı ve psikiyatrik hastalıklar sık birliktelik gösterirler. Ancak aralarındaki ilişki tam anlaşılmış değildir. Eşlik eden psikiyatrik bozukluk, kişilik özellikleri ve stres faktörleri baş Psikolojik etkenlerle baş ağrısı tetiklenebilir, ağrının süresi uzayabilir ya da şiddeti artabilir. Sebebi ne olursa olsun baş ağrısı kişi için bir stres kaynağıdır. Fakat ağrının kişideki ifadesi ruh haline göre farklılıklar gösterebilir.
Baş ağrısı psikiyatrik bozuklukların yansıması olarak da ortaya çıkabilir. Örneğin kimi zaman bilinçaltındaki çatışmaların beden ile ifadesi, stresli duyguların açığa çıkması ağrı biçiminde izlenebilir. Depresyon ve kaygı bozuklukları bedenselleştirilirse duygu belirtilerinden çok çeşitli vücut ağrıları ortaya çıkabilir. Depresyon, mani, şizofreni gibi duygu ve düşünce bozukluğu olanlarda ağrının idraki ve yorumlanması farklı olabilir. Örneğin depresif bir kişinin ağrıya tahammülü daha azalabilirken şizofren bir kişide beyindeki nöroileti bozukluğu sebebiyle ağrıyı algılama zorlaşabilir, düşünce bozuklukları sergileyen bir kişi baş ağrısından yakınmak yerine beynine uzaylılar tarafından yerleştirilen bir çipin verdiği rahatsızlıktan yakınabilir. Depresyon ve migren tipi baş ağrıları ise karşılıklı ilişki içindedir. Depresyon şiddetlendikçe baş ağrısı artabilir, migren sıklaştıkça depresyon belirtileri ağırlaşabilir.
Eğer kişinin baş ağrısı uygulanan farklı tedavilere rağmen dinmiyorsa, kişi sık sık hekim ve tedavi değiştiriyorsa, baş ağrısı ile aşırı uğraşı var, günlük hayatını ağrılarına göre planlıyor, sohbetlerinin vazgeçilmez konusu baş ağrısı oluyorsa, kendisinde ya da ailesinde ruhsal rahatsızlık öyküsü varsa, eşlik eden duygu ve düşünce belirtileri varsa baş ağrısının bir psikiyatrik hastalıkla ilgili olma ihtimali de göz önünde bulundurulmalıdır.